Alain de Botton – Felsefenin Tesellisi

2004, Sel Yayıncılık, 307 s.
Çeviren: Banu Tellioğlu Altuğ
Orijinal adı: The Consolations of Philosophy

Felsefe hakkında okumak genel olarak ortalama bir okuyucuya sıkıcı gelmiştir. Bu nedenle zaman zaman felsefi metinleri farklı şekillerde kaleme alındığı, zor metinlerden ziyade anlama önem verildiği görece anlaşılır kitaplar olmuştur. Felsefenin Tesellisi de bu kaygılarla kaleme alınmış bir kitap. Kitapta, kendi alanlarında farklı ve sapak (deviant) olarak tanımlanabilecek ve kuşkusuz felsefeye yön vermiş altı isimden yola çıkarak insani sorunlarımıza bir çözüm arayışı var. Toplum tarafından kabul görmemenin tesellisini Sokrates‘de, yeterince paraya sahip olmamanın tesellisini Epikuros‘da, düşkırıklığı gibi hepimizi yakından ilgilendiren bir sorunun tesellisini Seneca‘da, kendini yetersiz hissetmenin doğallığını ve tesellisini Montaigne‘de, aşk hayatımızdaki kırık kalplerin teselisini karamsar mı karamsar olan Schopenhauer‘da ve nihayet bütün bu zorluklarla yaşamanın tesellisini de Nietzsche‘de bulmaya çalışıyoruz.

Kitabın çok ilginç ve açıkcası başlarda bana biraz da komik gelen bir ayrıntısı var; çok basit kavramlarda bile, o kavramı ya da varlığı görselliştirmek için bir grafik, resim ya da fotoğraf kullanılmış kitapta. Örneğin, bir keçi hikayesini okurken bir de bakıyorsunuz ki paragrafın hemen arkasından bir keçi size selam veriyor. Önce bunu yadırgadım ve gereksiz de buldum ama sayfalar ilerledikçe yazarın bu görselleştirme çabasının aslında genelde “ciddi” konularda yazılmış olan kitapların genel sıkıcılığını önleyebilecek bir eylem olarak kabul ettim. Kitap gerçekten de bir çırpıda okunabilecek şekilde kaleme alınmış, zorlama metinlerden uzak, ders vermeye çalışmayan, kısa ama net anlatımlarla yukarıdaki altı ismin söylediklerini özetleyen başarılı bir eser. Kuşkusuz felsefe alanında çalışan ya da bu konularda okumayı seven kişilere fazla indirgemeci gelebilir ama özellikle bu tür metinleri eline almaya korkan okurlar için iyi bir başlangıç olabilir. Benim kitapla ilgili en çok beğendiğim özellik, okuyucuda merak duygusu uyandırması oldu. Tahmin edilebileceği gibi sadece 300 sayfalık bir kitapta bırakın bu altı önemli filozofunun tanıtılmasının mümkünlüğünü, sadece bir tanesinin hayat hikayesi bile daha büyük hacimli bir kitabın konusu olurdu. Ancak, kitap, sizi en azından bu altı isim hakkında daha fazla şey öğrenme konusunda teşvik ediyor. Başka kitaplar okumanıza ilham veren kitaplar “iyi kitaplar”dır. Bu açıdan Felsefenin Tesellisi başarılı bir eser.

Bu harika hediye için Gülce’ye ayrıca teşekkürlerimle… :)

Sokrates’in Son Gecesi

Yazan: Stefan Tsanev
Çeviren: İsmail Bekir Ağlagül
Yöneten: Metin Belgin
Oynayanlar: Melek Baykal, Mustafa Uğurlu, Mehmet Ali Kaptanlar

Sokrates’in (Mehmet Ali Kaptanlar) zehiri içmek için bekledi son gecede onun Gardiyanı (Mustafa Uğurlu) ile olan diyaloğuna tanık oluyoruz. Oyun tek bir sahnede, demir çubuklar arasında ustaca sergileniyor. Hem sahnedeki hareketler (özellikle demir çubukların yer değiştirmesi) ve diyaloglar bazen o kadar hızlı ki, bir şey kaçırmamak için soluğunuzu bile tutmak zorunda kalıyorsunuz. Zorlama herhangi bir diyalog ya da hareket söz konusu değil. Baştan sona ilginizi yüksek tutan zaman zaman – özellikle Sokrates’in karısının (Melek Baykal) da katılması ile temponun arttığı güzel, etkileyici, sorgulatıcı bir oyun.

Demokrasi, adalet, savaş, tutsaklık gibi kavramların mükemmel ele alındığı oyunda zaman zaman Sokrates ile Gardiyanın yer değiştirdiğine; mahkumun Gardiyan, Gardiyanın da mahkum ama sonuçta her ikisinin de kaybeden olduğunu görüyorsunuz. Oyuncular performansı hakkında ne söylenebilir bilemiyorum; Mehmet Ali Kaptanlar’ın kızgın ama esprili duruşu, Mustafa Uğurlu’nun kafa karışıklığı ve Melek Baykal’ın korumacılığı o kadar güzel yansıyor ki sahneye. Her bir sanatçıyı tek tek kutlamak gerekiyor. Tempolu ve aralıksız bu oyunu, zor bir oyunu, nefis bir şekilde izleyiciye aktarıyorlar. Oyunun kendisi kadar sorgulattığı kavramlar ve sorgulatma biçimi de uzun süre etkisini sürdürtecek cinsten.

Sokrates Hakkında Bazı Bağlantılar:

http://tr.wikipedia.org/wiki/Sokrates
http://en.wikipedia.org/wiki/Socrates
http://www.philosophypages.com/ph/socr.htm
http://plato.stanford.edu/entries/socrates/

Bu yorum, oyunun 12 Mart 2009 tarihinde Ankara Çayyolu Sahnesi’ndeki temsili referans alınarak yapılmıştır.